
Felsefe, aklın sorunlara yöneldiği, sorunlara akılcı yanıtlar aradığı düşünme faaliyetidir. Akıl ve düşünme metoduyla sorunları veya gerçekliği kavramaya yöneldiği, dünyayı ve varoluşu anlamaya çalıştığı bütüncül bir bakış açısı oluşturmaktadır.
Felsefe yapmak, evrenin, insanın, hayatın ne olduğu, bilginin iyi ve kötü kaynaklarını, iyilik ve kötülüklerin değişebilirliği, inanma ve iman, birey ve devlet, hak ve özgürlükler, beğeniler ve sanat gibi konularda düşünceler oluşturmaktadır. Her görüş düşünmeye değerdir, özeldir.
Felsefenin tamda bu konu üzerine iki tür görüşü var. Bunlardan biri öte-dünyacı felsefedir. Çin felsefesine göre insanların en yüksek mertebesi bilge olmaktır. Bir bilgeye, bilgelik vasfını veren de evrenle bütünleşmiş olmasıdır. Öte-dünyacı felsefeye göre bilge olmak isteyen yani evrenle bütünleşmek isteyen kişi gerek toplumu gerekse hayatın bütün zevklerinden uzak durmalıdır. İdealist bir felsefi görüştür. Diğer felsefi görüş ise toplum ve birey arasındaki ilişkiyi esas alır. Ahlaki değerler üzerine yoğunlaşır. Bu felsefeye dünyevi felsefe denilmektedir. Gerçekçi ve yüzeyseldir.
Çin Felsefesi Nedir?
Fung Yu-Lan bir eserinde eğitime başlayacak bir kişinin öncelikle çin felsefesi öğrenmesi gerektiğini vurgulamıştır. Kıyaslandığında Çin felsefesi dünyevi olarak görülmüştür. Farklı görüşleri barındırmasına rağmen devlet yönetimi ve toplumsal ahlak yapısını esas alır. Evren ya da reenkarnasyon gibi ölümden sonrasını değil günlük yaşamdan esinlenerek toplumsal yaşamı ele almıştır. Gerçekçi ve softtur. Ancak Çin felsefesinin tamamen öte-dünyacı ya da tamamen dünyevi olarak kalıplaştırmak doğru değildir. Asıl amaç pozitif bilgiyi arttırmak değil, zihnin yüceltilmesi ve düşünceye dair önemin verilmesidir. Bu, ne dünyayla olan etkileşimini dünyevi felsefe sınırlarında tutar ne de toplum düşüncesini öte-dünyacı düşüncesiyle sınırlandırır. Çin felsefesi bu iki görüşün birbiriyle harmanlanması sonucu doğmuştur.
Çin felsefesinin birincil amacı realizm ve idealizm gibi birbirine zıt olan görüşleri sınıflandırmak yerine felsefenin geniş tutumu arasından sentez yapabilmektir. Çin felsefesine göre bu sentezi tarafsız olarak gerçekleştiren kişi yalnızca teoride değil pratikte de bilgedir. Bilge kişi devamlı yeniliğe açık olduğundan ve bilgiye duyduğu açlıktan içsel olarak devamlı gelişir. Dışarıdan verdiği enerji göz önünde bulundurulursa bilge kişi geniş ve tarafsız bakış açısına sahip olduğundan adaletli bir yöneticidir.
Çinli düşünürler bu konu üzerinde çok durmuşlardır. Henüz batı felsefesi ile tanışmadan önce felsefenin temelleri olarak Çin felsefesini benimsemişlerdir. Yunanca bilgelik sevgisi anlamına gelen felsefe ”philosophia”, sevmek ”philia” ve bilgelik ”sophia” sözcüklerinin birleşiminden türemiştir. Çin felsefesinde ise batıdan gelen ”bilgeliğin bilimi” olarak tercüme edilmiştir.
Kaynakça
- http://sifirforum.com/index.php?topic=12828.0
- http://www.burclar.net/cin-felsefesi-nedir/
- https://evrimagaci.org/felsefe-nedir-felsefe-gerekli-midir-felsefe-nasil-calisir-ve-alt-dallari-nelerdir-7799